21 Mayıs 2015 Perşembe

Ex Machina:

Evet yine bir Yapay Zeka filmi. Biraz önceki Chappie yi yazarken gönderme yapmıştım ya hani O film işte :)

Bu sefer yapay zekamız bir kadın makine. Konu kafayı yemiş dünya zengini bilişimci bir adamın son

yüksek dereceli korumalı evinde sır gibi sakladığı son icadını şirket çalışanlarından birine test ettirmesi ve devamında olanlar.

Yapay zekamız " Eva" ( çok aradılar mı bu ismi acaba , çok banel değil mi işte aman Adem&Havva ilk insanlar filan...:P ) bir yapay zekanın insan zekasına sahip olup olmadığını tespit eden

Turing testi denen ( Ünlü Matematikçi Alan Turing' -izleyiniz : Enigma: The Imıtation Game - in ortaya attığı bir test ) teste tabii tutulur. Acaba bu testi geçebilecek midir ve geçebilmek için neleri göze alabilecektir.?

Konusu güzel olmasına rağmen soğuk bir film idi. Bazı yerlerinde sıkıcı bile sayılırdı. Bence filmin en güzel kısmı mekan idi. Ev süperdi...

Filmin sonucunda erkek arkadaşlarımızın öğrenmesi gereken en önemli şey: yapay da olsa kadın zekasını asla küçümseme ve korkmaya devam et :)

7.5

NOT: Yapay zeka filmlerinin babası atası A.I değil de hangi film olacak ki..


Chappie: 

Hani 9. Bölge diye bir film vardı izlediyseniz hatırlayınız lütfen çok değişik bir uzaylı film idi. Uzaylılar sığınmacı olarak dünyada yaşıyorlardı . Şimdiye kadar yapılmış en farklı uzaylı dünyalı bakış açısına sahip film idi bence. Neyse konumuz o film değil. Ama o filmin yönetmenin yeni filmi.

Chappie.

Konu sanırım son 2 yılın popüler hikayelerinden yapay zeka ile ilgili.

Hintli olduğunu düşündüğüm Dean isimli dahi yazılımcı bir çeşit robocop yaparak en az insan polis kaybıyla şehirdeki suç oranını hatırı sayılır bir ölçüde düşürmüştür.

Ancak Dean ın asıl üzerinde çalıştığı proje Yapay Zeka dır. Bu projesini Ex olmuş ( ex machine ye gönderme yapıyorum ) bir robot üzerinde denemeye çalışırsa ne olur.

Ne olacak ortaya çok tatlı keyifli komik renkli bir bilimkurgu filmi çıkar. ( Bana BigHero6 animasyonunu çok çok çok fazla hatırlatmış olsa da sorun yok O nu da çok sevmiştim zaten )

Kötülüğün nerde başlayıp nerde bitip yeniden iyiliğe dönüştüğüne pek karar veremiyorsunuz bu filmde. Bir sahne de tu kaka dediğinizde devamında canım ne tatlı diyebiliyorsunuz:)

Ayrıca filmin lafını da çok sevdim: İnsanlığın son umudu insan değil.

Pof keşke filmin sonundaki o bilim düzeyine erişebilsek ne güzel olurdu değil mi...

Cevap vermek için izlemeniz lazım tabi.

Benim Puanım : 8.0

Moon: ( Ay)

Tek bir mekanda , tek kişinin etrafında geçen öyküler her zaman tehlikelidir ve izlemesi de sabır ister. En azından benim gibi aksiyon tutkusunu filmlerde gidermeyi seven biri için.

Ama tüm bu korkularıma ve çekincelerime rağmen nedense bu film beni hiç sıkmadı.
Tadını kaçırmamak adına burda anlatamayacağım öyküsü sebebi ile bir şekilde bir noktasında ortalamanın üstünde bir heyecan vererek sizi akışına sokabiliyor.

Ay'da bir adam. Neden Ay'da bir adam.Dünyaya yeni ve temiz bir enerji kaynağı yaratabilmek için Ay'da çalışan bir adam. Öyle uzaydı bilimdi filan tamam konusu itibarı ile var gibi ama aslına bakarsan bildiğin psikolojik bir film bu yahu... Böyle şey gibi : Bir ben var benden öte ... gibi.
İlginç.

Puanım : 7,5



That's What I am :

Ben buyum.

Hem ben hem de filmin adı.

O kadar sıradan insanın içinde farklı olmanın getirdiği büyük zorluklar. Biraz çirkinsin diye farklısındır dalga geçilirsin ya da uzun boylusun diye ya da daha akıllısın diye ya da naziksin iyilikseversin diye. Biraz olsun onlardan farklı isen seni hemen ötekileştirirler.

Peki ne yapıcaksın? ya onlardan biri olmak için çaba harcamaya çalışacaksın ya da Ben Buyum! deyip olduğun gibi kalabilmek için.

Öğretmen - öğrenci - okul arkadaşları örgüsünde ders verici bir gençlik filmi.

Fena değil ama maalesef öyküsündeki kadar da farklı değil. Yine de izlenebilir.

Benim puanım: 7.0

Kingsman


Ne izlesek ne izlesek diye webte gezerkene az kalsın görülmemişliğin karanlık girdabında kaybolup gidecekti ki gözümün keskin iyi film algılayıcı sensörlerine takılıverdi.

Tam da o an izlemek istediğim türde ve kalitede bir film idi kendisi.

Aksiyon, ince komedi,iyi bir kurgu ve iyi bir kadro ve sağlam bir hikaye.

Kingsman adından da anlaşıldığı gibi kendilerine kralın adamı diyen bir grup "elitist" ( bayılıyorum bu kelimeye) sert adamlardan oluşan gizli bir örgüt tabi ki de İngilizler.

Colin Firth nihayet alışık olduğumuz o romantik Tarık Akan kimliğinden çıkıvermiş bu rolünde.

Ve tüm bunların yanında daha bir hafta öncesinden dünyadaki nüfus patlamasına bulduğum acımasız ama bana mantıklı gelen çözüm yolumu da bu filmde görüyor olmak ayrıca bir hayret unsuru da doğurmadı değil. Aklın yolu bir işte ne edersin :)

Bildiğim kadarı ile henüz bizde vizyona girmeyen bu filmi kaçırmamanızı şiddet ile tavsiye ederim.

Son yıllarda izlediğim en iyi keyifli aksiyon filmi oldu :) Benim puanım da 8.0 . hayırlı uğurlu olsun.



3 Mayıs 2015 Pazar

Little Women (Küçük Kadınlar)


Bizim kuşağın ortaokul döneminde mutlaka eline geçmiş bir kitaptır.Kapağını bile hatırlıyorum.

Tam bir Amerikan aile filmi. Mekanlar, renkler,müzik, konu , masal gibi. Jo March karakteri önce olmasına rağmen 4 kız kardeşin hayatını anlatan sımsıcak bir film. Tabi hayatın o kadar da kolay değil bu arada. Konuyu bilmeme rağmen gene de duygularıma engel olamayıp ağlatan bir film.

Hepsi çok meşhur Hollywood yıldızının gençlik hallerini görmek de bir tuhaf hissiyat...

Yalnız, March ebevenlerin çocuk büyütme aileyi aile yapma felsefeleri müthiş. Bence tüm aileler bundan feyz almalı....

7.5 ile izlenmeyi bir kez daha hak eden bir klasik :)


Unutursam Fısılda

Bu adam ne yapsa iyi yapıyor arkadaş. Bir Çağan Irmak klasiği.

Öykü çok güzel çekimler çok yumuşak kurgu akıcı. Bir filmden daha ne istenir ki?

Her şey o kadar yerli yerinde ki o küfürler hiç batmıyor insana, hayatın içinde akıp gidiyor.

Mehmet Günsur ve Farah Zeynep Abdullah iyi bir ikili olmuş başka yapımlarda da görmek isterim ikisini bir arada.

Benim kalbimde, sokakta yavru bir kediye sarılmanın bıraktığı gibi anlık ama derin bir hissiyat bırakan bu filme benden de kocaman bir 7.5.

İzleyin bence pişman olmazsınız.



Jupiter Ascending (Jupiter Yükseliyor)


Nasıl yani? Nasıl yani? bu filmin Wachowski kardeşlerin filmi olduğuna inanamıyorum. Çok çok çok aceleye gelmiş , yazık olmuş. :(

Aslına bakarsanız hikayenin özü çok güzel ve ilgi çekici ama o kadar dağılmış ki toparlayamadan çok affedersiniz s.çıp sıvamışlar. Prodüksiyon rezalet. Koskoca şehirde uzay savaşı yaşanıyor sokaklarda bir Allahın kulu yok o kadar donuk ki sanki fotoğrafın üzerine çekmişler. Sene 1960 Türk filmlerinde bile bu teknik yok ayıp yaw.

Film boyunca şurayı atardım bunu şöyle bağlardım şunu şöyle çekerdim yazık olmuş Süleyman Efendiye deyip cık cık cık dememe engel olamadım. Ben bile bütün bu filmden Hunger Games serisi kadar olmasa da bir Divergent kadar başarılı 3 bölümlük bir seri çıkabilirdim :( çok yazık olmuş çok.

Sen Matrix i yap sonra gel böyle batır... Imdb çok bile demiş. Çok yazık ama ben anca 4.5 veririm bu filme. O da heba edilmiş o güzelim hikayenin özü için.



Pek Yakında

Sanırım bugüne kadar izlediğim en iyi Cem Yılmaz filmi. Diğerleri gibi zoraki espiriler yok, birkaç gereksiz ya da benim anlamadığım göndermenin dışında.

Basit bir öykü etrafında ilerleyen renkli ve sıcak bir hikaye. Keyifli vakit geçirmek için izlense de kafanızda çok iz bırakmayacak türden bir film.

Benim puanım 6.5